26 Nisan 2014 Cumartesi
Pratik Hesaplama Yöntemleri
10 ile çarpma: E bunu bilmeyen yoktur. Tabiki 10 ile çarpılan sayının sonuna bir sıfır ilave edilir. Eğer sayı virgüllüyse virgül sağa doğru kaydırılır.
(15x10=150) (10 un katları içinde aynı kural geçerlidir.)
5 ile çarpma: Çarpılacak sayının yarısı alınır ve sağına bir sıfır konulur. Sayı tek ise yarısı virgüllü olacaktır bu durumda virgül bir basamak sağa kaydırılır.
(14x5=70)
25 ile çarpma: Sayının dörtte biri ve sağına iki sıfır ilave edilir. Virgüllü sonuç varsa iki virgül kaydırılır.
(28x25=700)
50 ile çarpma: 5 ile çarpma ile aynıdır. Farkı sayının yarısı alındıktan sonra sonuna iki sıfır eklenir.
(14x50=700)
15 ile çarpma: Sayının kendisi ve yarısı toplanır sonuna bir sıfır ilave edilir.
(60x15=900)
11 ile çarpma: Eğer onbir ile çarpacağınız sayı iki basamaklıysa sayının biler ve onlar basamağı toplanır sayının ortasına yazılır.
(27x11, 2+7=9, 27x11=297)
Eğer toplam 10 ve daha büyük sayı ise elde onlar basamağına aktarılır.
(38x11 , 3+8=11, 38x11=418)
9 ile çarpma: Sayı 10 ile çarpılır ve kendisi çıkartılır.
5 ile bölme: Sayının iki katı alınır ve bir sıfır eksiltilir. Sayının sonunda sıır yoksa bir virgül sola kaydırılır.
(25:5=5, 32:5=6,4)
25 ile bölme: Sayının dört katı alınır ve iki sıfır çıkarılır.
(120:25=4,8)
22 Nisan 2014 Salı
Matematik Korkusu
Matematik kimimiz için çok zevkli bir ders olmasına karşın, kimimiz için bir kabus gibidir. Matematik kimileri için günlük ve mesleki hayatının parçası iken, kimileri için bir sürü gereksiz formül ve işlemden oluşan bir derstir.Matematik kaygısı yaşayan öğrencilerin söylemleri şunlar olabilir;
Şunu belirtmek gerekir ki matematik korkusu yaşayan bireyler, sadece Türkiye'de değil diğer ülkelerde de vardır. Ülkemizdeki nedenler farklı olabilir.
Matematiğe yönelik kaygı ve korkunun çeşitli nedenleri olabilir. Bunlar çevreden, okul ve bireyin kendisinden kaynaklanabilir. Biliyoruz ki ülkemizde bireyin geleceği sınavlarla belirlenir. Matematik sorularının daha az çözülebilmesinden dolayı, sınavlarda matematik soruları belirleyicidir. Bu durum matematik dersindeki başarısı yönünden zayıf olan bir öğrencide derse karşı kaygı oluşmasına neden olur.
Aile ve sosyal çevre de gelecek kaygısını, dolayısı ile matematik dersine duyulan kaygıyı körükler. Hep tanık olmuşuzdur, eve gelen misafir evin öğrenim gören ferdine ilk önce sorduğu şey matematik dersidir. Bu dersten başarılıysa öğrencinin başı okşanır, değilse pek onaylanmaz ve daha çok çalışması vurgulanır. Bu durum dersin gereğinden fazla önemsenmesine neden olur.
Okullarda ise ilköğretimin birinci kademesinde somut işlemler dönemindeki öğrencinin, soyut kavramlarla karşılaşması onun konuları kavramasını zorlaştırır. Bu bakımdan soyut konuların yeterince somutlaştırılmaması, öğrencinin konu hakkındaki öğrenmişliğinin bilgi düzeyinde kalmasına, kavrama ve uygulama düzeyine ulaşamamasına neden olacaktır. Bununla birliktede öğrenci, zihin yapısı içinde problem çözme becerisini geliştiremeyecektir. Nitekim öğrenci zorlu matematik konularına korku ile yaklaşacaktır.
Bunların dışında öğrencinin öğretmenine karşı çeşitli nedenlerle olumsuz tutum geliştirmesi dersten kopmalara neden olur. Bununla beraber başarının düşmesine de neden olabilir. Başarının düşmesi ise kaygıyı artıracaktır.Korkunun sebepleri ortadan kaldırılırsa korkunun önüne de geçilebilir.
Matematik korkusundan nasıl kurtulabilirsiniz?
- Matematik sınavı beni çok heyecanlandırıyor.
- Öğretmen bana soru soracak diye ödüm kopuyor.
- Matematik dersine girmek istemiyorum.
- Okulun başında konuları anlıyorum, ama sonra yapamıyorum.
- Ne yapacağım bilmiyorum, matematik dersinden kalmak istemiyorum.
Şunu belirtmek gerekir ki matematik korkusu yaşayan bireyler, sadece Türkiye'de değil diğer ülkelerde de vardır. Ülkemizdeki nedenler farklı olabilir.

Aile ve sosyal çevre de gelecek kaygısını, dolayısı ile matematik dersine duyulan kaygıyı körükler. Hep tanık olmuşuzdur, eve gelen misafir evin öğrenim gören ferdine ilk önce sorduğu şey matematik dersidir. Bu dersten başarılıysa öğrencinin başı okşanır, değilse pek onaylanmaz ve daha çok çalışması vurgulanır. Bu durum dersin gereğinden fazla önemsenmesine neden olur.
Okullarda ise ilköğretimin birinci kademesinde somut işlemler dönemindeki öğrencinin, soyut kavramlarla karşılaşması onun konuları kavramasını zorlaştırır. Bu bakımdan soyut konuların yeterince somutlaştırılmaması, öğrencinin konu hakkındaki öğrenmişliğinin bilgi düzeyinde kalmasına, kavrama ve uygulama düzeyine ulaşamamasına neden olacaktır. Bununla birliktede öğrenci, zihin yapısı içinde problem çözme becerisini geliştiremeyecektir. Nitekim öğrenci zorlu matematik konularına korku ile yaklaşacaktır.
Bunların dışında öğrencinin öğretmenine karşı çeşitli nedenlerle olumsuz tutum geliştirmesi dersten kopmalara neden olur. Bununla beraber başarının düşmesine de neden olabilir. Başarının düşmesi ise kaygıyı artıracaktır.Korkunun sebepleri ortadan kaldırılırsa korkunun önüne de geçilebilir.
Matematik korkusundan nasıl kurtulabilirsiniz?
- Matematik dersine verimli çalışma yollarını aramalısınız.
- Olumsuz düşüncelere ve iç konuşmalardan kurtulmalısınız.
- Gerçekleştireceğiniz başarılar, matematiğe yönelik olumsuz deneyimlerinizin izlerini ortadan kaldıracaktır.
- Öğretmenler dersi sevdirebilecek etkinlikler düzenlemelidir. Farklı anlatım yöntem ve teknikleri ile oyunlar ve bulmacalarla eğlenceli bir sınıf ortamı oluşturabilir. Öğrencinin üzerinde olumsuz tutum sergilemesine yol açabilecek davranışlardan sakınmalıdır.
- Aileler öğrencinin kaygısını körükleyecek söylemleri bırakmalı ve ona destek olacak söylemleri kullanmalıdır. Onun matematik dersinden başarılı olabileceğini belirtmelidir.
Kaynakça:Yazar Levent AKIN
Matematikte Başarıyı Artırmanın Bir Diğer Yolu

Ebeveynlerin çocuklarıyla sayılar hakkında sıkça konuşmaları, çocukların ileriki yaşlarda matematik başarılarını artırıyor.
Chicago Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden araştırmacılar, ebeveynlerin küçük çocuklarıyla sayılar hakkında sıkça konuşmalarının, çocukların matematik becerilerini geliştirdiğini söylüyor. Bu çalışmaya göre, ebeveynler küçük yaştaki çocuklarıyla sayıları daha sık kullanarak konuştuğunda, çocuklar sayılar arasındaki ilişkiyi daha çabuk kavrıyor ve ileriki yaşlarda matematik başarıları artıyor.
Bilim ve Teknik Dergisi’nde yer alan habere göre; araştırmacılar beş ayrı ev ziyareti gerçekleştirerek 44 ebeveynin çocuklarıyla etkileşimini videoya kaydetti. Dört aylık aralıklarla yinelenen ziyaretlerin her biri 90 dakika sürdü. Çalışmaya katılan çocukların yaş aralıkları ise 2,5 ile 14 arasında.Çalışma sürecinde bazı ebeveynlerin bir günde cümle içinde birkaç sayı kullandığı, bazılarındaysa bu sayının 257’ye vardığı gözlendi.
Araştırmacılar, ebeveynlerin bu davranışlarının çocuklar üzerindeki etkisini ölçmek için çeşitli testler uyguladı. Örneğin, çocuklara, üzerinde farklı sayıda kareler olan kağıtlar gösterildi ve çocuklardan beş tane kare olan kağıdı bulmaları istendi. Sayılarla daha sık konuşan ailelerin çocuklarının, diğer çocuklara göre daha fazla cevap verdiği gözlendi.
Nasıl Konuşmalı?
Araştırmacı psikologlardan Suzan Levine, okul öncesi çocuklarla konuşurken sayıları kullanma tavsiyesinde bulundu.
Levine, "Biraz bisküvi ister misin?" yerine "İki bisküvi ister misin?" diye sormanın ya da dökülen krakerler çocukla birlikte toplanırken "Kaç kraker kaldı?" gibi sorular sorulmasının daha etkili olacağını belirtiyor.
Kaynak: TRT
Neden Matematik Öğreniyoruz ?

Matematik uygarlığın aracıdır. Matematik çok yönlü bir bilimdir. Yayılma alanının ve derinliğinin sınırı yoktur. Bilim ve teknolojide olduğu kadar günlük yaşamda da vazgeçilmezdir. Çağlardan çağlara taşınan, ulusal sınır tanımayan, etkili, sağlam ve evrensel bir kültürdür. İnsanoğlu varoluşundan beri korkuyla, şüpheyle ve merakla içinde yaşadığı evreni tanımaya, doğa olaylarını açıklamaya ve doğaya egemen olmaya uğraşmaktadır. Gizlerini bilmediği için doğa olaylarını, yüzbinlerce yıl boyunca, korkuyla gözleyen insanoğlu, doğaya egemen olmak zorunda olduğunu kavradıktan sonra onunla amansız bir mücadeleye girmiştir. Bu mücadelede onun en hünerli aracı matematiktir.
Tarih öncesi zamanlardan beri insanoğluna doğa üstü görünen pek çok olayın bilimsel açıklaması matematik ile yapılabilmiştir, evrenin mükemmel düzeni matematik ile ortaya konulmuştur.
Örneğin, gök cisimlerinin hareketi, insanoğlunun daima merak ettiği hatta korktuğu olgulardandı. Şimdi Ay'ın ve Güneş'in tutulmasından korkmuyoruz; hatta tutulmaların ne zaman ve nerede olacağını çok önceden hesaplayabiliyoruz. Gök gürlemesinden, yağmurdan, selden korkmuyor; barajlar kuruyor, evlere, fabrikalara enerji akıtıyoruz. Dünyada ve hatta gezegenler arasında etkin bir haberleşme ağı yaratıyor, üstün bir iletişim ortamı kuruyoruz. Temeli matematiğe dayanan Elektrik ve Magnetizma Kuramı olmasa günümüzün enerji ve iletişim sistemleri çalışmazdı; yani radyolarımız çalışmaz, televizyonlarımız göstermez; barajlarımız elektrik üretmezdi. Işığın nasıl yayıldığını kolayca açıklıyoruz. Işığı yalnız aydınlatmada kullanmıyoruz; örneğin, x ışınlarını, lazer ışınlarını insanlığın sağlığı, refahı ve mutluluğu için kullanabiliyoruz. Süper bilgisayarlar üretiyor ve binlerce kişinin binlerce yılda bitiremeyeceği işlemleri saniyelerde yapıyoruz. Romantizmin başlıca kaynağı olan Ay'a ayak basıyoruz... Bütün bunları matematikle yapıyoruz.
21 Nisan 2014 Pazartesi
Benim için Matematik ?
Merhaba,
İsmim Betül,
Pamukkale Üniversitesi-Eğitim Fakültesi İlköğretim Matematik Öğretmenliği Bölümü birinci sınıf öğrencisiyim.
Bölüme matematiği sevdiğim halde korkarak geldim. İlkokul yıllarımda matematikle aram iyi olmasına rağmen liseye geldiğimde aynı şeyi söylemek doğru olmayacaktır :) İlk düşük notumu bu dersten aldığım için, bu derse karşı içimde bir korku oluştuğu doğru. Ama kader ki bu bölüme geldim . Pişman değilim, çünkü içimdeki matematik sevgisini tekrar dışarı çıkartıp, ileride öğretmen olarak öğrencilerime bu alanı sevdirmek amaçlarımdan biri haline geldi. Ben ileride bir Matematik öğreticisi olarak onları, daha dikkat çekiciliği olan ve eğlenceli bir ders haline gelmiş bir Matematik ile karşılamak istiyorum. Umarım şartlar düşündüğüm gibi olur ve herşeyin notlardan ibaret olmadığı Matematik düşkünü öğrenciler yetiştirebilirim..
Bu blogda temelde ilköğretim matematik dersine ilişkin yayınlara yer vermeyi düşünüyorum.Ama matematik belki de böyle kısıtlanması uygun bir alan değil.O yüzden Matematik'e dair çoğu bilgiye buradan ulaşabilirsiniz..
Bu blogda temelde ilköğretim matematik dersine ilişkin yayınlara yer vermeyi düşünüyorum.Ama matematik belki de böyle kısıtlanması uygun bir alan değil.O yüzden Matematik'e dair çoğu bilgiye buradan ulaşabilirsiniz..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)